10914,10%-1,32
42,08% 0,09
48,39% -0,15
5376,16% -0,83
8820,78% -1,13
Resmi rakamlara göre dört aylık enflasyonun %16,01’e, yıllık enflasyonun ise %35,06’ya ulaştığı ülkemizde, vatandaşın gıdaya, sağlığa ve eğitime erişimi her geçen gün zorlaşıyor. Yıllık enflasyonda dünya birincisi olduğumuz gerçeği ile karşı karşıyayız.
Seçim öncesi aylık %5,39 olarak açıklanan hayat pahalılığı oranının, seçim sonrası aylık %1,09 olarak açıklanması piyasa gerçekleriyle örtüşmemektedir. Hükümete yönelik zamandır kamuoyunda artık alışılagelen sipariş üzerine veri uydurma örneği gibi görünmektedir.
Mal ve hizmetlere aralıksız zam yapılırken, asgari ücret ve maaşlar enflasyon karşısında erimektedir. Piyasa denetimleri ise yetersiz kalmaktadır. Ayrıca seçim sonrası akaryakıt ve tüp gaza yapılan zamlar, girdi maliyetlerini artıracak, bu da zincirleme şekilde tüm fiyatlara yansıyacaktır.
Gerçekler ortadadır:
1. Tüketim sepeti güncellenmiyor.
2. Güncelleme için bütçeden kaynak ayrılmasına rağmen hiçbir adım atılmıyor.
3. Güncellenmediği için vatandaşın alım gücü çalınıyor.
UBP-YDP-DP Hükümeti ne yaptı?
1. Liyakatsizliği ve ahlaki çöküşü teşvik etti.
2. Kamu yararı yerine menfaatlerini önceledi.
3. Torpili ve ayrıcalığı alenileştirdi.
4. İhalelerden fonlara kadar her alanda imtiyaz yarattı.
5. Ben yaparım olur anlayışıyla aldıkları tüm kararlar mahkemelerden döndü.
6. Tüm bunları yaparken bir “partisel saadet zinciri” kurduklarını itiraf eder gibi davrandı.
Seçim sonuçları, artık o çok güvendiğiniz siyasi sadakat algısının yerle bir olduğunu göstermiştir.
Ülkenin en büyük sorunu enflasyon ve pahalılıkken, hükümet yıllardır bu soruna çözüm üretmekten aciz bir haldedir.
Artık tablo nettir. Vatandaşı korumayanları eve paketlemek yapılması gerekendir.