10871,08%0,16
41,96% 0,19
48,94% 0,15
5351,54% -0,19
8944,84% -1,95
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Cumhurbaşkanlığı ve Cumhuriyet Meclisi binalarını içeren yeni yerleşke, siyaset bilimci Bilge Azgın’ın da ifadesiyle artık “ortak evimiz.” Azgın, sosyal medya hesabından yaptığı uzun paylaşımda, yerleşkenin yapım sürecinde yaşadığı deneyimleri, gözlemlerini ve açılış törenine dair izlenimlerini paylaştı.
“Külliyeye üç kez gidip inceleme yaptım”
Azgın, yerleşkenin inşaat sürecinde üç kez gidip gözlem yaptığını belirterek, milletvekillerinin salonuna ve mobilyalara dair detayları öğrendiğini anlattı. “Koltukların malzemesi anlatılırken ‘bizimkiler rahat edecek’ dedim” ifadelerini kullandı.
O dönemde dönemin Meclis Başkanı Zorlu Töre’nin inşaata sık sık gidip geldiğini, “Bir an önce açın da açılışta Meclis Başkanı ben olayım, tarihe geçeyim” dediğini aktaran Azgın, bu durumun işçiler arasında alay konusu olduğunu kaydetti.
“Tatar’ın motivasyonlarından biri de Külliye’de oturmaktı”
Azgın, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın seçimi kazanmak için motivasyonlarından birinin, Külliye’de oturmak olduğunu öne sürerek, “Ben yaptırılmasına vesile oldum, dolayısıyla 5 yıl daha orada Tufan’ın değil benim oturmam lazım” düşüncesinde olduğunu savundu.
Külliyenin açılış töreninde yaşananlara da değinen Azgın, “Sn Erdoğan’ı beklemeden kurdeleyi kesip arkaya doğru koşarak uzaklaşmak nasıl bir haldi öyle?” diyerek dikkat çekici bir ifadede bulundu.
“Muhalifler de inşaata gidip geliyordu”
Yerleşke inşaatı sürecinde muhalif siyasetçilerin de zaman zaman bölgeye gittiğini belirten Azgın, “Protestoculara bilgi verilmiyor mu?” diye sorduğunda, aldığı cevabı şöyle paylaştı:
> “Hocam, onlar da biliyor durumu ama siyaset işte, idare ediyorlar.”
Bu süreçte Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı Mehmet Harmancı’nın tutumunu “en sert ve en tutarlı duruşlardan biri” olarak nitelendirdi.
“Bir zamanlar eleştirenler bugün oradaydı”
Külliye’nin açılış resepsiyonunda duygusal bir atmosfer yaşandığını belirten Azgın, “Bugün ‘ortak evimizde’ güzel bir gün geçirdik” dedi.
Geçmişte yerleşke hakkında sert yazılar kaleme alan bir gazeteciyle resepsiyonda karşılaştığını belirterek, “Ona espriyle ‘Ee, Sn Erdoğan’a dua eder misin artık?’ dedim. Önce yadırgadı ama sonra gülebildi,” ifadelerini kullandı.
Azgın, inşaat döneminde “Eski Cumhurbaşkanlığı binasının neyi eksikti?” sorusunun sıkça tartışıldığını hatırlatarak, Tatar’ın ekibinden bir arkadaşının kendisine “Bu bina ileride sizin işinize de yarayacak” dediğini paylaştı.
“Toplum olarak çok duygusal tepkiler veriyoruz”
Paylaşımının sonunda genel bir değerlendirme yapan Azgın, Kıbrıs Türk siyasetinde duygusal reflekslerin, uzun vadeli politikaların önüne geçtiğini vurguladı:
> “Duygusal tepkilerimiz bastırılmış öfke, ezilmişlik ve değersizlik dolu. Bu yüzden birçok konuda uzun vadeli politikalar üretemiyor ve takipçisi olamıyoruz.”
Azgın, siyasi atmosferin “gündelik negatif tepkilerin ruhsal ve zihinsel hegemonyası altında ezildiğini” belirterek, “Artık yargılanmadan bu konuda bir şeyler yazabilirim umarım” ifadesini kullandı.